Yayınevi: EVEREST
Sayfa Sayısı: 343
Arka Kapak Yazısı:
Gazeteci Defne Kaman bir yaz akşamı bindiği vapurda arkasında hiçbir iz bırakmadan kaybolur. Onu aramakla görevki Komise Ümit Haydar ile arkadaşı sahaf Semahat kendilerini aniden tuhaf olaylar ve esrarengiz semboller arasında bulurlar. Bir yandan kendi hayatlarını sakatlayan yasak ve tabulara rağmen ayakta kalmaya çalışırken, kayıp gazeteci Defne Kaman'ın peşinde nefes nefese bir maceraya sürüklenirler.
_____***_____***_____***______
Yorumum:
Bu kitabı çok sevdiğim ve fikirlerine güvenip değer verdiğim bir dostum tavsiye etmişti. Buket Uzuner ile tanışmama vesile olduğu için ilk cümlelerimi kendisine teşekkür etmek için kurmak isterim. Fatoş'um sayende değerli bir yazarı kitaplığıma ve yüreğime kattım, sağol var ol...
Buket Uzuner bu kitapta benim hiç bilgi sahibi olmadığım bir konuyu odağına alıp romanın çatısını oluşturmuş. Kadim Anadolu bilgeliğinden, Kaman'lık geleneklerinden, Şifacı ve bilge kadınlardan oluşan o kadar sürükleyici bir olay kurgusu var ki.
Okurken çok keyif aldım bununla beraber yeni bir kültürün de kapılarını açma fırsatını yakaladım.
Ayrıca kitapta geçen mekanların tasvirlerini o kadar sevdim ki sanki o an ben de oradaydım... Kadıköy sokaklarına zaten aşina biri olmamdan kaynaklı galiba, çok ısındım ben bu kitaba. Sahaf Semahat'in dükkanında belki ben de saatler geçirdim gençliğimde. Çünkü lise dönemlerimde sahaflarda geçirdiğim zaman az buz değildi moda sinemasının altındaki pasajda ömrüm geçti desem yeridir.
Kitapta gençliğimin o günlerine dair o kadar çok tanıdık şey buldum ki geçmişe yolculuk çok iyi geldi bana.
Komiser Ümit'in büyük aşkı ile duygulandım, Umay ninenin bilgeliğine hayran kaldım, Defne'nin cevalliğine gıpta ettim.
Romanın ana konusu olan Defne Kaman'ın kayboluşu bulunuşu (veya bulunamayışı) ortadan kayıbına sebep olan şey aslında hepimizin hemen her gün bir şekilde okuduğu aşina olduğumuz bir olay. Aman canım bu da ne basit bu konu ben yazsam 50 sayfada anlatırdım diyemiyorsunuz çünkü yan karakterlerin dahili o kadar güzel bir lezzet katmış ki kitaba. Zaten ustalık da bu zaten galiba.
yoksa hepimiz yazar olabilirdik öyle değil mi...
Son olarak şunu da söyleyeyim ; bu kitap sayesinde kitaplığıma Kutadgu Bilig 'i de kattım. Ne güzel mesajlar vardı ne güzel alıntılar vardı oradan.
Defne Kaman’ın diğer maceralarını okumayı dört gözle bekliyorum…
Keyifli Okumalar...
Yorumlar
Yorum Gönder